AK Parti Sözcüsü Çelik, gündeme ilişkin soruları yanıtladı
AK Parti Sözcüsü Çelik, gündeme ilişkin soruları yanıtladı
- "(Suriye'de) 30 kilometre derinlikte herhangi bir şekilde ülkemizi tehdit edecek bir silahlı terör örgütü varlığına müsaade etmeyeceğimizi ifade ediyoruz" - "Komşularımıza dönük yayılmacı ve çatışmacı bir arzu içerisinde değiliz. Tam tersine hepsinin toprak bütünlüğü korunsun, kapsayıcı bir devletle yollarına devam etsinler" - "Terör örgütlerinin varlığı Türkiye Cumhuriyeti'nin güvenliğine ve meşru haklarına bir tehdittir, verilen sözler tutulmamıştır. İkinci olarak şu bilgiyi net bir şekilde biliyoruz rejim, bugün ortaya çıkan son çatışmalardan sonra terk ettiği yerlere PKK terör örgütünü, PYD'yi davet etmektedir"
ANKARA (AA) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Ömer Çelik, Suriye'de 30 kilometre derinlikte Türkiye'yi tehdit edecek herhangi bir silahlı terör örgütü varlığına müsaade edilmeyeceğini bildirdi.
Çelik, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Suriye rejimiyle gerçekleştirilen mutabakatlarda Türkiye'nin iki talebinin bulunduğunu belirtti.
Bunlardan birincisinin Tel Rıfat ve Münbiç'ten terör örgütünün çıkarılması olduğunu, bu konuda Türkiye'ye verilen sözlerin yerine getirilmediğini ifade eden Çelik, ikincisini ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın " Türkiye sınırından itibaren Suriye tarafına doğru 30 kilometre derinlikte Türkiye'ye karşı faaliyet gösteren silahlı unsur ve terör örgütü görmek istemiyoruz" sözleriyle ifade ettiğini anımsattı.
Tel Rıfat ve Münbiç'ten terör unsurlarının çıkarılmadığına dikkati çeken Çelik, şunları kaydetti:
"Dolayısıyla bu terör örgütlerinin oradaki varlığı Türkiye Cumhuriyeti'nin güvenliğine ve meşru haklarına bir tehdittir, verilen sözler tutulmamıştır. İkinci olarak şu bilgiyi net bir şekilde biliyoruz rejim, bugün ortaya çıkan son çatışmalardan sonra terk ettiği yerlere PKK terör örgütünü, PYD'yi davet etmektedir. Rejim, kendi kontrolündeki yerleri bu terör örgütüne teslim etmektedir. Bu da rejimle terör örgütü arasındaki işbirliğini net bir şekilde gözlerimizin önünde gerçekleştirmektedir."
- "Beyanımız karşı tarafa bildirilmiştir"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ifade ettiği 30 kilometre derinlik meselesinin kırmızı çizgileri olduğunu vurgulayan Çelik, "Ülkemize dönük tehditler söz konusu olduğunda terör örgütlerinin bu sınırın dışına atılması konusunda burada bulunan ülkelerle bir mutabakat sağlanmıştır ve bu mutabakat çerçevesinde beyanımız karşı tarafa bildirilmiştir." diye konuştu.
Rejimin birtakım yerleri terör örgütüne teslim ettiğini belirlediklerini anlatan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Rejimin birtakım yerleri kendi kendisine gidip terör örgütüne teslim ettiğini, PKK'ya teslim ettiğini görüyoruz. Bu işbirliğinin fotoğrafını net bir şekilde çekiyoruz. İki Tel Rıfat ve Münbiç'te herhangi bir şekilde terör varlığı istemiyoruz. Üç, 30 kilometre derinlikte herhangi bir şekilde ülkemizi tehdit edecek herhangi bir silahlı terör örgütü varlığına müsaade etmeyeceğimizi ifade ediyoruz. Onun dışında bizim herhangi bir şekilde Suriye'nin toprak bütünlüğüyle ya da diğer meselelerle herhangi bir sorunumuz yoktur. Tam tersine Suriye'de kapsayıcı bir hükümet olsun ve toprak bütünlüğü korunsun arzusundayız."
- "Suriye kapsayıcı bir hükümetle yoluna devam etsin"
Çelik, gazetecilerin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yurt dışı ziyaretlerinden dönüşte Suriye meselesini sorduklarında, Esed'le bir araya gelerek normalleşme sürecini başlatmak gerektiğini, bölgedeki meselelerin birtakım devletlere ve unsurlara fırsat vermeden çözülmesi gerektiğini vurguladığını anımsattı.
Türkiye'nin yayılmacı politika izlediği iddialarını değerlendiren Çelik, bugüne kadar rejime, "Suriye kapsayıcı bir hükümetle, birlik ve bütünlük içerisinde yoluna devam etsin" şeklinde çağrıda bulunduklarını aktardı.
Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Herhangi bir şekilde yayılmacı birtakım arzularımız olduğunun söylenmesi baştan sona yalandır, herhangi bir şekilde komşularımıza dönük yayılmacı ve çatışmacı bir arzu içerisinde değiliz. Tam tersine hepsinin toprak bütünlüğü korunsun, kapsayıcı bir devletle yollarına devam etsinler. Burada sivil ölümlerinin olmasını arzu etmiyoruz. Tabii Türkiye açısından da iki noktada hassasiyetimiz var. Birincisi Türkiye'ye dönük olarak herhangi bir şekilde bir güvenlik tehdidi oluşturulmasın. Bugün Tel Rıfat ve Münbiç meselesi de böyleydi. Tel Rıfat temizlendi, Münbiç'i takip ediyoruz. İkincisi de 30 kilometre derinliğimizde bunu görmek herhangi bir şekilde istemiyoruz. Şu anda en büyük hassasiyetle takip ettiğimiz konulardan bir tanesi de ülkemize dönük olarak yeni bir göç dalgası oluşmamasıdır. Bununla ilgili gayret içerisindeyiz dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanı'mızın çağrısı bugün de tabii ki geçerli."
- "Yayılmacı anlayış ithamları siyasi idraksizliktir"
Çelik, "Cumhurbaşkanı'mız Astana süreci formatında Dışişleri Bakanlığının ve İstihbarat Başkanlığının bir araya gelip bu süreci değerlendirmesiyle ilgili bir irade ortaya koydular. Bu gerçekleşecek, tabii bunun gerçekleşmesi oturulup bir masanın etrafında herkesin olayı nasıl gördüğünü anlatması bakımından son derece önemlidir." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Esed'le görüşerek kapsayıcı bir çözüm süreci başlatılması yönündeki iradesini defalarca dile getirdiğini hatırlatan Çelik, "Türkiye'nin bu meselede tahrik edici veya çatışma artırıcı bir tutumu yoktur." diye konuştu.
Türkiye'ye yönelik yayılmacı anlayış ithamlarının haksızlık olduğunu ve bu tür iddiaların başka ülkelerin propaganda organları tarafından ortaya atıldığını belirten Çelik, bunların Türkiye'deki bazı siyasi partilerce dile getirilmesini de "siyasi idraksizlik" olarak nitelendirdi.
(Bitti)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.