FETÖ'NÜN DARBE GİRİŞİMİNİN 8. YILI - "Şehit oğlumuzun emaneti burada" diyerek memleketlerine dönmediler
ERZURUM (AA) - TALHA KOCA - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde Ankara Gölbaşı'nda şehit olan Karslı polis memuru Murat Ellik'in ailesi, çocuklarının mezarının bulunduğu Erzurum'dan ayrılmıyor.
Karslı şehit Ellik, Erzurum'da o dönem polis olan babasının izinden giderek, 2009'da Tunceli'de göreve başladı ve 2 yıl sonra Ankara Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şubesine tayini çıktı.
Daha sonra Özel Harekat Daire Başkanlığı bünyesinde geçici görevlendirilen Ellik, FETÖ'nün 15 Temmuz gecesi gerçekleştirdiği bombalı saldırıda yaralandı.
Nişanlanmasına 1 ay kala 17 Temmuz'da tedavi gördüğü hastanede şehit olan Ellik'in naaşı, babasının görev yeri olan Erzurum'da toprağa verildi.
Oğullarının mezarının Erzurum'da olmasından dolayı emekliliği sonrası kentte yaşamaya devam eden şehit Ellik'in babası Osman ile annesi Züleyha Ellik, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını unutamıyor.
- Polis baba-oğul darbe gecesi görevleri başındaydı
Şehit Ellik'in 62 yaşındaki emekli polis memuru babası Osman Ellik, AA muhabirine, oğlunun şehit olduğu Özel Harekat Daire Başkanlığının bombalandığını televizyondan öğrendiğini söyledi.
Darbe gecesi kendisinin de görevde olduğunu ifade eden Ellik, "O gece Erzurum'da olay olmadı, dairenin bombalandığı ve 17 polisin şehit olduğu söylendi ancak Murat aklıma hiç gelmiyordu. Çünkü 'görevde değil' diye biliyordum, meğerse görevdeymiş, benim haberim yoktu." dedi.
Oğluyla o gece iletişim kuramadığını anlatan Ellik, şöyle konuştu:
"Kardeşiyle görüştüğünde 'Göreve çıkıyoruz, Genelkurmay'a ya da MİT'e gideceğiz, oradan seni ararım.' diyor. Aradan 2-3 dakika geçmeden bombalama oluyor. Sabah 4.30'da duydum, Ankara'ya gittik. Hastanede yattığı yeri gösterdiler, yüzü yandığı için kapalıydı. Doktorlara yüzünü açmalarını söyledim. Bana 'Yüzünü görmesen daha iyi olur, çocuğunu eskisi gibi hatırla.' dediler. 1 gece kaldı, doktorlar 'Murat'ın iç kanamaları devam ediyor, 3 kere ameliyat ettik ancak başarılı olamadık.' dediler. Yaşama şansını sorduğumda 'Yüzde 10 değil.' dediler. Pazar günü on buçukta ameliyata alındı, yarım saat sonra da şehit olduğu haberi geldi."
Evladının cesaretinden bahseden baba Ellik, "Çukur operasyonlarında, her yerde görevlere katıldı, hiçbir şey olmadı. Maalesef Türkiye'mizin göz bebeği Ankara'da şehit oldu. Güney Doğu'da şehit olsaydı 'PKK ile çatışmada şehit oldu' derdim ama gelip de dairede kendi silahımızla ve uçaklarımızla bombalanıp şehit olması ayrı ızdırap veriyor. Ne mutlu bana ki şehit babasıyım, herkese nasip olmaz, çok şükür." ifadelerini kullandı.
- "Oğlumla gurur duyuyorum"
Şehidin 61 yaşındaki annesi Züleyha Ellik ise oğlunun mesleğini çok sevdiğini ve layıkıyla yerine getirdiğini anlattı.
Evinin salonunu Murat'ın hatıralarına ayırdığını söyleyen Ellik, şunları kaydetti:
"15 Temmuz gecesi diğer oğlum aradı 'Anne ortalık karışmış, babam nerede?' dedi. Benim de aklıma direkt Murat geldi, onu aradığımda 'Anne göreve çağırdılar.' dedi. Sonra tekrar aradığımda operasyona gittiğini söyleyip dua istedi. Daha sonra aradığımda cevap vermiyordu. O zaman patlama olmuş. O gece çok zordu, Rabb'im bir daha yaşatmasın. Gittikçe özlem duyuyorum. Bir anne için çok zor ve çok ağır. Yaralı olduğu haberini aldık, Ankara'ya gittik. Beni yanına aldıklarında yüzü sarılıydı, yanmıştı. Yavrumun yüzünü göremedim, göstermediler. Bayramı birlikte geçirmiştik, salı günü yolcu ettik, cuma günü bu olay oldu. Oğlumla gurur duyuyorum, iyi ki o benim evladımmış. Murat'ımın ismi her yerde yaşatılıyor. Cami, okul, karakol ve caddelerde ismi var."
- "Kız arkadaşı daha evlenmedi"
Evde yalnız kalınca evladı için ayırdığı odaya gidip eşyalarıyla vakit geçirdiğini dile getiren Ellik, şehit annesi olmanın gururunu yaşadığını vurguladı.
Oğlunun ve arkadaşlarının bayrak için kendilerini siper ettiğini belirten Ellik, "Oğlum sözlüydü, 1 ay sonra nişan yapacaktık. Kız arkadaşı daha evlenmedi, bizden de kopmadı, hala görüşüyoruz. Evlenmesini istiyorum, bana 'Murat'a söz vermişim evlenmeyeceğim.' diyor. Oğlumun evlenmesini çok istiyordum, hazırlıklarını yapmıştım, 1 ay sonra nişanı olacaktı. Onlar hep hayaliyle yarıda kaldı." diye konuştu.