'Altıncı hastalık’ çocukları tehdit ediyor!
Bursa Özel Esentepe Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Serdar Yalman, çocuklarda yüksek ateş ile başlayıp vücutta kızarıklar şeklinde devam eden ‘altıncı hastalık’ tehdidine dikkat çekti. Süt çocukluğu ve oyun çağında görülen bu hastalığın bulaşıcı olduğunu ve solunum yolu ile kişiden kişiye kolayca bulaşabildiğini belirten Yalman, hastalıkla ilgili önemli uyarılarda bulundu.
BURSA (İGFA) - Özellikle küçük yaştaki çocuklarda görülen ve herpes virüsünün, “tip 6” olarak adlandırılan türünün neden olduğu “Altıncı hastalık”, özellikle 6 ay-2 yaş arası çocuklarda sık görülüyor. İsmi çok fazla bilinmeyen bu hastalık kış aylarında daha yoğun görülürken, vücutta kızarıklıklarla başlıyor ve yüksek ateşle birlikte çocukları yatağa düşürüyor. Özel Esentepe Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Serdar Yalman, çocuklarda sık görülen ve ebeveynleri endişeye sevk eden ‘altıncı hastalık’ tehdidine dikkat çekti.
Süt çocukluğu ve oyun çağında görülen bu hastalığın bulaşıcı olduğunu ve solunum yolu ile kişiden kişiye kolayca bulaşabildiğini belirten Dr. Yalman, hastalıkla ilgili önemli uyarılarda bulundu. Hastalığın yaygın bir viral enfeksiyon olduğunu belirten Dr. Yalman, “Altıncı hastalık, genellikle birkaç gün boyunca devam eden ateş ve bu ateşi takip eden kırmızı döküntüler şeklinde ilerlemektedir. Hastalığın başlangıcında, bebekte görülen yüksek ateş 39-40 dereceleri bulabilir. Bu durumda, daha zayıf bünyeli bazı bebekler yüksek ateşe bağlı havale geçirebildiği için vakit kaybetmeden doktora başvurulmalı ve yüksek ateş düşürülmelidir. Ateşin düşmesiyle birlikte, gövdeden başlayıp hızla kollara, yüze ve bacaklara yayılan yaygın döküntüler gelişir ve 24 saat içinde solup kaybolur. Yüksek ateşe bağlı havale riski olduğundan dolayı ateş düşürücülerin verilmesi gereklidir. Yaşam boyu bağışıklık bırakır ve bir daha tekrarlama ihtimali düşüktür. Genelde ateş, döküntüler başlayınca biter. 3 günde döküntüler kaybolur. Döküntüler göğüs, sırt, karında başlar. Sonra boyun ve kollara yayılır” dedi.
Hastalığın bulaşıcı ve solunum yoluyla olmasından dolayı hasta çocuğun öksürmesi ya da hapşırması ile ortama yayılan damlacıkların, başkalarına da bulaşma riski taşıdığına dikkat çeken Dr. Yalman, kalabalık ortamların bebekler için tehdit oluşturduğunu, bu yüzden de çocukları kalabalık ortamlardan mümkün olduğunca uzak tutmak gerektiğini söyledi. Diğer pek çok viral hastalıkta olduğu gibi altıncı hastalıkta da hastalığının doğal seyrinin takip edilmesi gerektiğini ifade eden Özel Esentepe Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Yalman, “Genellikle ciddi bir hastalık olmamakla birlikte, çocuğa bu dönemde bol sıvı verilmeli, dinlenmesi sağlanmalıdır. Ateşi olan çocuklar rahat tutulmalı ve aşırı giydirilmemelidir. El ve ayak bileklerinin ılık suyla ıslatılmış havluyla ovulması faydalı olabilir. Ateşi düşürmeye yönelik uygulamaların yanı sıra, ılık bir banyo da çocuğa iyi gelecektir. Ayrıca parasetamol verilebilir” ifadelerine yer verdi.