Biota Laboratuvarları ve Acıbadem Üniversitesi'nden akne ile mücadelede bitkisel formül

REKLAM

Biota Laboratuvarları’nda geliştirilen ve Acıbadem Üniversitesi’nde onaylanan formül akne tedavisi için yeni bir umut olabilir. Laboratuvar deneylerinde etkin bulunan karnabahar ve brokoli etken maddeli ekstre sayesinde, akne ile bitkisel ve doğal yöntemlerle mücadele artık mümkün…

 

Türk bilim insanları üç yıldan fazla süren Ar-Ge çalışmaları sonrasında akneye karşı etkili bitki ekstreleri ve dermokozmetik alanında bir dizi yeni formül geliştirdiler. Biota Ar-Ge Merkezi ve Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı’nın ortak araştırmalarının sonucunda, dünyada ilk kez karnabahar ve brokoli bitkilerinden akneye karşı etkili bir formül geliştirildi. Araştırmanın sonuçları uluslararası saygın bir bilim dergisi olan “Journal of Cosmetic Dermatology”de, “Efficacy of two plant extracts against acne vulgaris: Initial results of microbiological tests and cell culture studies” başlığı ile yayınlandı. Çalışmadan elde edilen sonuçlar, geliştirilen brokoli-karnabahar ekstresinin akneye neden olan bakteriye karşı laboratuvar testlerinde son derece etkili olduğunu gösterdi. 

 

‘Doğadaki kaynaklar doğru formüle edilirse harika sonuçlar ortaya çıkar’

Yüzde yüz doğal olarak üretilen karnabahar ve brokoli ekstresi ile alınan sonucun heyecan verici olduğunu ifade eden B’IOTA Laboratuvarları Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Dündar; “Biota Laboratuvaları Ar-Ge Merkezi ve Acıbadem Üniversitesi çok önemli bir çalışmaya imza attılar. Biz Biota olarak doğada var olan kaynakların doğru formüle edildiğinde harika şeylerin ortaya çıktığına bugüne kadar çok defa şahit olmuştuk. İnanıyorum ki bu araştırma ruhu ve iş birliği, buradaki akne bakterisine karşı etkili üründe olduğu gibi daha çok formül üretecek ve yeni inovatif araştırmalara olanak sağlayacaktır.” dedi. 

 

-Üniversite-Sanayi iş birliğinin örnek bir sonucu

 “Üniversite-Sanayi işbirliğinin örnek çalışmalarından olan bu araştırmayla ilgili Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı başkanlığından yapılan açıklamada, yapılan deneylerde iki ekstrenin de akne etkeni Propionibacterium acnes bakterisine karşı laboratuvar koşullarında son derece etkili bulunduğu belirtildi. Ayrıca BIOTA laboratuvarlarında geliştirilen iki ekstrenin, bu güçlü in vitro etkinliklerinin saygın bir hakemli bilim dergisinde makale olarak yayınlandığına da dikkat çekildi.

 

 Dünyanın önde gelen önemli bilimsel yayınları bizim formülümüzü konuşuyor

Biota Laboratuvarları olarak şimdiye kadar binlerce formül üzerinde çalıştıklarını ifade eden Biota Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Türkoğlu “Biz Ar-Ge merkezimizde çalışmalar yürütürken bir yandan da üniversitelerimiz ile iş birliği yapıyoruz. Bugüne kadar onlarca bilimsel yayın yaptık, yüzlerce yeni ürün geliştirdik ve patent başvuruları yaptık. Biota’nın Ar-Ge’ye verdiği önem ve sağladığı destekle üniversitelerimizin araştırmacı ruhu birleşince çok güzel sonuçlar alınıyor. Dünyanın sayılı bilimsel dergilerindeki yayınlarımız bizim gurur kaynağımız” dedi.   

 

BIOTA Ar-Ge Merkezi ve Acıbadem Üniversitesi’nin ortak bilimsel Çalışması

İki kurumun akneye karşı yaptığı çalışmada, BIOTA tarafından geliştirilen iki farklı bitki ekstresi firmanın hücre kültürü laboratuvarında akne gelişiminde etkili olduğu düşünülen üç farklı faktörle PCR tekniği kullanılarak test edildi. Bitki ekstrelerinden biri Brokoli-Karnabahar ekstresi şeklindeyken, diğeri ise ceviz kabuğu, mersin, ısırgan, papatya ve gül karışımından oluşmaktaydı. Bu ekstrelerin inflamasyon faktörleri (IL‐1α, TNFα) ve aknede rol oynayan bir enzime (SRD5A1) karşı deri hücrelerinde gen ifadesini baskılayıcı etki gösterdikleri gözlendi. Sonuçların olumlu çıkması üzerine bu bitki ekstrelerinin akneye yol açan Propionobacterium acnes isimli bakterinin iki farklı suşu üzerindeki etkilerinin Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı araştırma laboratuvarlarında yapılan etkinlik deneyleriyle araştırılması planlandı. Bu deneylerde ekstrelerin minimum inhibitör konsantrasyon (MİK) saptanmasında, P. acnes’e karşı MİK değeri oldukça düşük (