İsrail Meclisi, "anti-demokratik" yasa tasarılarıyla Filistinlilere baskıyı kurumsallaştırmayı hedefliyor

Gündem (AA) - Anadolu Ajansı | 24.10.2024 - 15:32, Güncelleme: 24.10.2024 - 15:38 368+ kez okundu.
 

İsrail Meclisi, "anti-demokratik" yasa tasarılarıyla Filistinlilere baskıyı kurumsallaştırmayı hedefliyor

- Meclis, yakında başlayacak yeni döneminde Filistinliler üzerindeki yargı baskısını artıracak yasaları geçirmeye hazırlanıyor
ANKARA (AA) - İsrail'in Gazze'yi işgalinde on binlerce masum sivil ve çocuk hayatını kaybederken, İsrail Meclisinin (Knesset) Filistinlileri hedef alan yeni yasa tasarılarıyla "baskıyı" kurumsallaştırmayı amaçladığı bildirildi. İsrail'deki Arap Azınlık Haklarını Koruma Hukuk Merkezi "Adalah", Knesset'in 27 Ekim'deki açılışı öncesinde Filistinlileri hedefleyen "ırkçı, ayrımcı, anti-demokratik" 8 yasa tasarısı hakkında bir bilgilendirme raporu yayımladı. Rapora göre, söz konusu yasa tasarıları, "Filistinlilere yönelik ırk temelli ayrımcılık ve siyasi zulmün daha da kurumsallaştırılması ve İsrail'in Filistinliler üzerindeki kontrolünün pekiştirilmesi tehdidini" bünyesinde barındırıyor. 7 Ekim 2023 sonrası "Filistinlilere karşı yoğun nefretin görüldüğü, ırkçı ve üstünlükçü fikirlerin normalleştiği bir ortamda" bazı tasarılar, hem iktidar hem de muhalefet partilerinden aynı anda destek buldu. Söz konusu tasarılar, Filistinlilerin kendi kaderlerini tayin hakkını inkarı ve İsrail'in kontrolü altındaki tüm bölgelerde Yahudi üstünlüğünü ve ırk ayrımcılığını ilerletmeyi açıkça taahhüt eden mevcut koalisyon hükümeti döneminde gündeme geldi. - İfade özgürlüğüne ilişkin suçların kapsamı genişliyor Adalah'nın raporuna göre, Knesset’de görüşülen yasa tasarılarından biriyle, İsrail vatandaşı Filistinlilere ve işgal altındaki Doğu Kudüs sakinlerine karşı "siyasi zulüm" uygulamak için başvurulan "Terörle Mücadele Kanunu" kapsamındaki ifade özgürlüğüne ilişkin suçların kapsamı genişletilecek. Terörle Mücadele Kanunu'nun "teröre teşvik" suçunu ele alan 24(b) maddesini değiştirecek tasarıyla, suçun oluşması için gerekli delil eşiğinin düşürülmesini hedefleniyor. Raporda, tasarının kabul edilmesi halinde "Filistinlilerin haklarının daha fazla ihlal edileceği" vurgulandı. İsrail makamları, 7 Ekim 2023 ile 4 Nisan 2024 tarihleri arasında “Terörle Mücadele Kanunu” kapsamında ifade özgürlüğüne ilişkin suç işlendiği iddiasıyla 186 ayrı iddianame hazırlarken, bu iddianamelerin neredeyse tamamı İsrail vatandaşı Filistinliler ve Doğu Kudüs’te ikamet eden Filistinlilere yönelikti. - Filistin'deki eğitim kurumlarını ve eğitimcileri hedef alan yasa tasarısı Knesset’ten geçmesi beklenen bir diğer yasa tasarısı ise Filistin’deki eğitim kurumları ile İsrail ve Doğu Kudüs’te çalışan Filistinli eğitimcileri hedef alıyor. Adalah raporuna göre, yasa tasarısı, İsrail Eğitim Bakanlığına "bir terör örgütü veya terör eylemi ile alenen özdeşleşen ve/veya bunları destekleyen" öğretmenleri görevden alma yetkisi veriyor. Buna ek olarak söz konusu tasarı, Eğitim Bakanına “bir terör eylemi ya da terör örgütü ile dayanışma ya da onlara destek ifadelerinin kurum içinde var olduğuna ve okul yönetiminin bunların varlığını bildiği ya da bilmesi gerektiğini” varsayması halinde “tanınmış ancak resmi olmayan” okulların finansmanını iptal etme yetkisi veriyor. Tasarıyı hazırlayan isimler arasındaki Likud Partisi milletvekili Amit Halevi, meclisteki komisyon toplantısında, “Bugün, büyük ölçüde, belki Umm al-Fahem'de de (İsrail'in içinde bir Filistin kasabası), ama kesinlikle Doğu Kudüs'te terörle bağlantılı öğretmenler (derslere) giriyor.” açıklamasında bulunmuştu. - Filistinli çocuklar yetişkin kategorisinde değerlendirilecek Adalah Hukuk Merkezinin hazırladığı raporda, Knesset’te bekleyen iki ayrı yasa tasarısıyla Filistinli çocukların haklarının ihlal edilmesi tehlikesinin ortaya çıktığı vurgulandı. Rapora göre, söz konusu yasa tasarıları, İsrail’de çocuk haklarını korumak için daha önce çıkartılmış Gençlik Yasası’da değişiklik yapılmasını teklif ediyor. Knesset’ten geçmesi halinde Filistinli çocuklar, Gençlik Yasası’nın getirdiği çocuk haklarından mahrum bırakılacak ve adli süreçlerde yetişkin kategorisinde değerlendirilecek. İlk tasarı, İsrail makamlarının “terör eylemi” olarak sınıflandırılan veya bir “terör örgütü” ile bağlantılı cinayet veya cinayete teşebbüsten hüküm giymeleri halinde 12 yaşından küçük çocukların ömür boyu hapis cezası da dahil olmak üzere hapis cezasına çarptırmasına izin veriyor. Halihazırda İsrail’de 12 yaşından küçükler cezai sorumluluktan muaf tutuluyor ve 14 yaşından küçüklerse güvenli tesislere yerleştirilirken, hapse atılmıyor ve ömür boyu hapis cezasına çarptırılamıyor. İkinci tasarıya göre ise "güvenlik suçu" işlediğinden şüphelenilen çocuklar, sorgu sırasında avukat bulundurma hakkından mahrum bırakılacak. BM Çocuk Hakları Komitesi, bu tasarıların İsrail'in de taraf olduğu Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini duyurmuştu. - Hüküm giyen çocukların ailelerinin hakları da kısıtlanıyor Adalah raporunda, çocukların ve ailelerinin haklarını kısıtlamayı amaçlayan yasa tasarısıyla “mahkemelerin terör eylemi olarak belirlediği, araçlara taş veya başka nesneler atmak gibi güvenlik suçlarından hüküm giymiş çocukların ebeveynlerinin sosyal yardımlarının iptal edilmesini” hedeflediği belirtildi. Raporda, “Değişiklik uyarınca, bu çocukların ebeveynleri, çocuklarının hapsedildiği süre boyunca çocuk ödenekleri, eğitim bursları, nafaka ödemeleri ve ek gelir desteği dahil olmak üzere yardımlardan mahrum bırakılacaktır.” ifadesine yer verildi. Bir diğer yasa tasarısı ise İsrail makamlarınca “terör elemanı” olarak tanımlanan kişilerin aile üyelerinin sınır dışı edilmesine izin veriyor. - UNRWA'nın Filistinli mültecilere yönelik yardımları hedefleyen tasarılar Adalah raporunda, Knesset’te yasalaşmayı bekleyen iki tasarının BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA) çalışmalarını “felce uğratmayı”, Filistinli mültecilere yönelik temel hizmetlerini “önemli ölçüde baltalamayı” amaçladığı vurgulandı. Rapora göre tasarı, UNRWA’nın İsrail “egemenliğindeki topraklarda” faaliyet göstermesini yasaklamayı hedefliyor. Buna göre tasarıyla BM ajansının işgal altındaki Doğu Kudüs'teki tek mülteci kampı Şufat Mülteci Kampı'ndaki faaliyetleri tamamen durdurulacak ve Kudüs’teki Eski Şehir’de bulunan UNRWA sağlık kliniği kapatılacak. İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 231 UNRWA çalışanını öldürmüştü.
- Meclis, yakında başlayacak yeni döneminde Filistinliler üzerindeki yargı baskısını artıracak yasaları geçirmeye hazırlanıyor

ANKARA (AA) - İsrail'in Gazze'yi işgalinde on binlerce masum sivil ve çocuk hayatını kaybederken, İsrail Meclisinin (Knesset) Filistinlileri hedef alan yeni yasa tasarılarıyla "baskıyı" kurumsallaştırmayı amaçladığı bildirildi.

İsrail'deki Arap Azınlık Haklarını Koruma Hukuk Merkezi "Adalah", Knesset'in 27 Ekim'deki açılışı öncesinde Filistinlileri hedefleyen "ırkçı, ayrımcı, anti-demokratik" 8 yasa tasarısı hakkında bir bilgilendirme raporu yayımladı.

Rapora göre, söz konusu yasa tasarıları, "Filistinlilere yönelik ırk temelli ayrımcılık ve siyasi zulmün daha da kurumsallaştırılması ve İsrail'in Filistinliler üzerindeki kontrolünün pekiştirilmesi tehdidini" bünyesinde barındırıyor.

7 Ekim 2023 sonrası "Filistinlilere karşı yoğun nefretin görüldüğü, ırkçı ve üstünlükçü fikirlerin normalleştiği bir ortamda" bazı tasarılar, hem iktidar hem de muhalefet partilerinden aynı anda destek buldu.

Söz konusu tasarılar, Filistinlilerin kendi kaderlerini tayin hakkını inkarı ve İsrail'in kontrolü altındaki tüm bölgelerde Yahudi üstünlüğünü ve ırk ayrımcılığını ilerletmeyi açıkça taahhüt eden mevcut koalisyon hükümeti döneminde gündeme geldi.

- İfade özgürlüğüne ilişkin suçların kapsamı genişliyor

Adalah'nın raporuna göre, Knesset’de görüşülen yasa tasarılarından biriyle, İsrail vatandaşı Filistinlilere ve işgal altındaki Doğu Kudüs sakinlerine karşı "siyasi zulüm" uygulamak için başvurulan "Terörle Mücadele Kanunu" kapsamındaki ifade özgürlüğüne ilişkin suçların kapsamı genişletilecek.

Terörle Mücadele Kanunu'nun "teröre teşvik" suçunu ele alan 24(b) maddesini değiştirecek tasarıyla, suçun oluşması için gerekli delil eşiğinin düşürülmesini hedefleniyor.

Raporda, tasarının kabul edilmesi halinde "Filistinlilerin haklarının daha fazla ihlal edileceği" vurgulandı.

İsrail makamları, 7 Ekim 2023 ile 4 Nisan 2024 tarihleri arasında “Terörle Mücadele Kanunu” kapsamında ifade özgürlüğüne ilişkin suç işlendiği iddiasıyla 186 ayrı iddianame hazırlarken, bu iddianamelerin neredeyse tamamı İsrail vatandaşı Filistinliler ve Doğu Kudüs’te ikamet eden Filistinlilere yönelikti.

- Filistin'deki eğitim kurumlarını ve eğitimcileri hedef alan yasa tasarısı

Knesset’ten geçmesi beklenen bir diğer yasa tasarısı ise Filistin’deki eğitim kurumları ile İsrail ve Doğu Kudüs’te çalışan Filistinli eğitimcileri hedef alıyor.

Adalah raporuna göre, yasa tasarısı, İsrail Eğitim Bakanlığına "bir terör örgütü veya terör eylemi ile alenen özdeşleşen ve/veya bunları destekleyen" öğretmenleri görevden alma yetkisi veriyor.

Buna ek olarak söz konusu tasarı, Eğitim Bakanına “bir terör eylemi ya da terör örgütü ile dayanışma ya da onlara destek ifadelerinin kurum içinde var olduğuna ve okul yönetiminin bunların varlığını bildiği ya da bilmesi gerektiğini” varsayması halinde “tanınmış ancak resmi olmayan” okulların finansmanını iptal etme yetkisi veriyor.

Tasarıyı hazırlayan isimler arasındaki Likud Partisi milletvekili Amit Halevi, meclisteki komisyon toplantısında, “Bugün, büyük ölçüde, belki Umm al-Fahem'de de (İsrail'in içinde bir Filistin kasabası), ama kesinlikle Doğu Kudüs'te terörle bağlantılı öğretmenler (derslere) giriyor.” açıklamasında bulunmuştu.

- Filistinli çocuklar yetişkin kategorisinde değerlendirilecek

Adalah Hukuk Merkezinin hazırladığı raporda, Knesset’te bekleyen iki ayrı yasa tasarısıyla Filistinli çocukların haklarının ihlal edilmesi tehlikesinin ortaya çıktığı vurgulandı.

Rapora göre, söz konusu yasa tasarıları, İsrail’de çocuk haklarını korumak için daha önce çıkartılmış Gençlik Yasası’da değişiklik yapılmasını teklif ediyor.

Knesset’ten geçmesi halinde Filistinli çocuklar, Gençlik Yasası’nın getirdiği çocuk haklarından mahrum bırakılacak ve adli süreçlerde yetişkin kategorisinde değerlendirilecek.

İlk tasarı, İsrail makamlarının “terör eylemi” olarak sınıflandırılan veya bir “terör örgütü” ile bağlantılı cinayet veya cinayete teşebbüsten hüküm giymeleri halinde 12 yaşından küçük çocukların ömür boyu hapis cezası da dahil olmak üzere hapis cezasına çarptırmasına izin veriyor.

Halihazırda İsrail’de 12 yaşından küçükler cezai sorumluluktan muaf tutuluyor ve 14 yaşından küçüklerse güvenli tesislere yerleştirilirken, hapse atılmıyor ve ömür boyu hapis cezasına çarptırılamıyor.

İkinci tasarıya göre ise "güvenlik suçu" işlediğinden şüphelenilen çocuklar, sorgu sırasında avukat bulundurma hakkından mahrum bırakılacak.

BM Çocuk Hakları Komitesi, bu tasarıların İsrail'in de taraf olduğu Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini duyurmuştu.

- Hüküm giyen çocukların ailelerinin hakları da kısıtlanıyor

Adalah raporunda, çocukların ve ailelerinin haklarını kısıtlamayı amaçlayan yasa tasarısıyla “mahkemelerin terör eylemi olarak belirlediği, araçlara taş veya başka nesneler atmak gibi güvenlik suçlarından hüküm giymiş çocukların ebeveynlerinin sosyal yardımlarının iptal edilmesini” hedeflediği belirtildi.

Raporda, “Değişiklik uyarınca, bu çocukların ebeveynleri, çocuklarının hapsedildiği süre boyunca çocuk ödenekleri, eğitim bursları, nafaka ödemeleri ve ek gelir desteği dahil olmak üzere yardımlardan mahrum bırakılacaktır.” ifadesine yer verildi.

Bir diğer yasa tasarısı ise İsrail makamlarınca “terör elemanı” olarak tanımlanan kişilerin aile üyelerinin sınır dışı edilmesine izin veriyor.

- UNRWA'nın Filistinli mültecilere yönelik yardımları hedefleyen tasarılar

Adalah raporunda, Knesset’te yasalaşmayı bekleyen iki tasarının BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA) çalışmalarını “felce uğratmayı”, Filistinli mültecilere yönelik temel hizmetlerini “önemli ölçüde baltalamayı” amaçladığı vurgulandı.

Rapora göre tasarı, UNRWA’nın İsrail “egemenliğindeki topraklarda” faaliyet göstermesini yasaklamayı hedefliyor. Buna göre tasarıyla BM ajansının işgal altındaki Doğu Kudüs'teki tek mülteci kampı Şufat Mülteci Kampı'ndaki faaliyetleri tamamen durdurulacak ve Kudüs’teki Eski Şehir’de bulunan UNRWA sağlık kliniği kapatılacak.

İsrail ordusu, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 231 UNRWA çalışanını öldürmüştü.

Ankara HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve noktahaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
beylikdüzü escort esenyurt escort beylikdüzü bayan avcılar escort istanbul escort beylikdüzü escort bahceşehir escort esenyurt escort fındıkzade escort fındıkzade escort istanbul escort şişli escort